DAHA DÜN GİBİ
Haber
11 Şubat 2021 - Perşembe 22:41 Bu haber 4608 kez okundu
 
DAHA DÜN GİBİ
BOZÜYÜK Haberi
DAHA DÜN GİBİ

Tam 52 gün oldu dünyadan bir dava adamı Selahattin Doğan gelip, göçeli. 


Zamanın acımasızlığı, hayatın gelip geçici olduğunu en iyi sen anlattın belkide.


Heryerde ve herkeste bir anı, bir imza bıraktın göçtün gittin işte...


Daha dün gibi sanki sevdiklerin için, memleketin için, vatanın için verdiğin mücadele...


Daha dün gibi dava aşkıyla yanışın,


Daha dün gibi değerlerin kayboluşuna ağlayışın,


Daha dün gibi her zaman el uzattığın ellerin sana ihanet edişine "hayırlısı olsun!" deyişin.


Daha dün gibi eğilip bükülmeden, satmadan, kaçmadan adam gibi duruşun.


Daha dün gibi o delikanlı kalemini kağıda mertçe vuruşun.


Daha dün gibi ve dünde kaldı işte herşey babam. 

 

O dünde kalan en güzel yazılarında bir tanesiyle seni bir kez daha analım; 

 

"Her gün bir ağabeyimizin ölüm haberini alıyoruz.


Taşmedreseli,yusufiyeli.


Gençliklerin baharlarını hapishanelerde geçirmişler.


Kalan ömürlerinde gün yüzü gördülermi derseniz...


Çoğu hastalık, parasızlık,borçla, yokluk, fakirlikle geçirdiler... 


Hepsi dik durdular...


Hepsi efsaneydi...


Yüzyıllara, nesillere örnek oldular...


Haramdan, mafyadan uzak durdular... 


Şükür ve sabır ile hayatlarını geçirdiler... 

 

Yüzyüze belki hiç görüşmedim.. 


Şahsen tanımıyorum.. 


Ama onların şanlı mücadelesi ile büyüdük... 


Bizim için onlar birer Kürşat...


Ulubatlı Hasan...Seyit Onbaşı... 

 

Vefat haberlerini duyunca gözyaşlarım yanaklarıma süzülüyor...


Kalbim ağlıyor...


Onların hayat mücadelesini yazsak, hepsi roman olur, filim senaryosu yazılır... 

 

Vatan için vurulduklarını, hapishanelere girdiklerini, en güzel gençlik yıllarında birileri Ferdi Tayfur, Orhan Gencebay dinleyip kız peşinde koşarken, onların fakir ve yoksul Anadolu çocukları olarak Vatan kurtarmak için mücadele ettiklerini düşünürsek bu Ülkü devlerini birer istiklal madalyası veremediğimiz, hapishanelerden çıktıklarında iş bile verilmediğini hatırladıkça üzülmemek elde değil.. 

 

Vatanları için kurşun yediler, şehit de oldular, gazi de oldular...Vatanları için gençliklerin en güzel günlerini zindanlarda geçirdiler.
Tarih böyle fedakar, çilekeş bir nesli bir daha yazarım bilmiyorum...Tarih bile bu şanlı mücadeleyi kıskanırken, nankörlükler vefasızlıklar karşısında bile imrenilecek mücadele verildiğini not düşecekmi.. 

 

Taşmedreseli, Yusufiyeli ağabeylerimiz hergün birer birer aramızdan ayrılıyor...


Onlar yaşarken bizler çok rahattık...


Nasılsa onlar çözerler derdik... 


Onlar bizim için ağabey den öteye, güvendiğimiz dağlardı... 


O dağlara sırtımızı dayar, hayata rest çekerdik...


Ağabeylerim bizler size layık olamadık. 

 

Peygamberimiz Hz. Muhammed'e komşu olun..


Metehan'a, Bilge Kağan'a, Çağrı ve Tuğrul Bey'e, Kürşat'a, Alparslan'a, Ertuğrul Gazi'ye, Osman Bey'e, Fatih Sultan Mehmet, Yavuz Sultan Selim'e, Abdulhamit'e, Mustafa Kemal Atatürk'e, Ruhi Kılıçkıran'a, Yusuf İmamoğlu'na, Dursun Önkuzu'ya, Özmen'e...Abdullah Çatlı'ya, Metin Tokdemir'e, Fırat Çakıroğlu'na...Muhsin Yazıcıoğlu'na, Başbuğumuz Alparslan Türkeş'e bizdende selam götürün... 

 

Mekanınız cennet olsun.. 


Haklarınızı helal edin...  

 

Benim ÜLKÜCÜ Ağabeylerim..." 

 

Sende bize hakkını helal et,


Bizlerden de selam ilet.


Ruhun şad olsun babam. 

 

Ruhuna;
El-Fatiha.

Kaynak: (BB) - Bizim Bozüyük Editör: Çağlayan Doğan
Etiketler: DAHA, DÜN, GİBİ,
Yorumlar
Haber Yazılımı